Formun Dogru Adresi.
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Formun Dogru Adresi.

Forumun Tek ve Dogru Adresi Askbahcesi.Forumh.Net
 
AnasayfaAnasayfa  GaleriGaleri  AramaArama  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yap  

 

 Hazan Mevsimi Hüzün Mevsimi

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
KuMSaL
Admin
Admin
KuMSaL


Mesaj Sayısı : 114
Kayıt tarihi : 10/01/08

Hazan Mevsimi Hüzün Mevsimi Empty
MesajKonu: Hazan Mevsimi Hüzün Mevsimi   Hazan Mevsimi Hüzün Mevsimi EmptyC.tesi Ocak 12, 2008 3:08 am

Yorgunum Yorgun Ey Hayat

Her sonbahar gelişinde dökülür yapraklar birer birer, her biri bir tarafa savrulur…
“Hazan mevsimi, doğanın da ölüm mevsimidir” derler… “Elveda zamanı, hüzün mevsimi, ayrılık mevsimidir” derler. Oysa ben mevsimler içerisinde en çok sonbaharı severdim bir zamanlar. Uçurum kenarlarında açan sarı sarı çiçekleri bir de, çiçekler arasında. Düşme tehlikesiyle de olsa uzanıp kokusunu içime çekerdim yudum yudum, nefes nefes… Hayatın bütün derinliğini, dinginliğini, gizini orada ve onlarda bulurdum…

Dalından ayrı düşen her yaprağın hüznünü yaşıyorum şimdi ey hayat! Sararmış, gazel olmuş, solmuş ve rüzgarın önünde savrulan yaprakların hüznünü… Gönlümde sonbahar rüzgarları esiyor, şarkılar daha bir içli çalıyor şimdi , gönlüm yorgun, gönlüm küs, gönlüm suskun… Boğazımda düğüm düğüm hasret, bulut bulut gözlerimde çakıyor şimşekler…

Gurbetten gurbete savrulan insanların iç acısını duyuyorum içimde her sonbahar gelince… İçimden kopan her duygu kırıntısı yüreğime batıyor…

Yapraklar gibiyim ben de ey hayat, her sonbaharın gelişiyle beraber bende sonbaharı yaşıyorum, sonunda ilkbaharın müjdesi olsa da… İlkbaharda çayırlar yeniden yeşillenip, ağaçlar filiz sürse de, çiçekler yeniden süslesede dağları, kırları, ovaları. Ben hep güzdeyim…

Her baktığımda soluk sarı yapraklar gibi duruyor aynalarda ki yüzüm, içim, dışım sonbahar ey hayat. Bütün anılar yaprak yaprak sokaklara dökülmüş. Kardan bir kefenle kocaman bir dağ gibi gelip oturmuş göğsümün üzerine hüzün… Yorgunum, çok yorgun ey hayat, vefasız dünyanın ihaneti beni bitirdi…

Bilirim ne yapsamda bir sonbahar yaprağına yazgılıyım, değiştiremiyorum yazgımı… Acılara, hüzünlere, sevdalara, sararmış yaprakların rüzgardan savruluşuna yazılmış adım neylersin. Terkedilmiş evlerin hanelerine, yıpranmış defterlerin sayfalarına yazılmış adım…

Bilirim sonbaharların sarı kaderine yazılmış sonu hazin küçük bir öyküyüm ben, kimselerin açıp okumadığı bir kitapta; üzerine hüzün tozları serpilmiş kederli gecelerin sonbahar rüzgarlarıdır belki de; bütün bu yaşadıklarım… Ki, sonbahar yaprakları gibi dökülüp, dökülüp savrulup gidiyor ömrüm elimden…

Yalnızlığın en derin uçurumuna yaslanmış kalmışım yangın yüreğimle ey hayat. Sonunda gücüm tükenip düşeceğim belki ya da kendi yüreğimden taşınıp gideceğim kimsenin bilmediği, ulaşamadığı, uğramadığı bir yüreğe…

Varsın karanlık geceler yokluğuma ağıt yaksın, sahte sevgilerle avutsun hicranımı zaman…

Kaç yıldır ki, yaşamın uğramadığı mezarlıklar gibiyim, içime binlerce ölü gömülü. Dolaşıp duruyorum ağaçların dökülmüş yaprakları arasında, sonbaharın sarı soluk yüzüne sürüyorum yüzümü yaprak yaprak… Ağaçlara baktıkça nedenini bilmediğim ama acısını duyduğum sararmış hüzünler kaplıyor içimi.

Bilmem bu kaçıncı çığlığımdır ey hayat, sesimi duyuramadığın . Bilmem bu kaçıncı imdat…

Şimdi vurulmuş bir kuş kanadı gibi duygularım, sığınacağım dal da yok. Yıpranmış, paralanmış eski bir giysi gibi duruyor üzerimde ömrüm… Her ihanet onulmaz bir yara açtı yüreğimde, ne yapsam durmuyor kanama. Kahretsin…
İçimin yaşayan sevinçli yanını öldürdüler ey hayat, hüzne bulandı her yanım, ben ki sevinç rüzgarları doluydum bir zamanlar sevgi dağlarında, sevgi eserdim gece gündüz yüreklere, yüreklerden dağlara, ormanlara, sokaklara. Şimdi ihanetin kara bulutları kaplamış göğümü, güneşli günlere hasretim ey hayat…

Ellerine kapanıyorum şimdi, anla beni, al beni… Bir sonbahar yaprağı gibi bekletme son yaprakta. Bırak alıp götürsün beni sarı yapraklarıyla sonbahar rüzgarları, yapraklar gibi savurup savurup götürsün uzaklara…

Bir varmış bir yokmuş diye başlar bütün masallar. Ellerim soğuk şimdi üşüyorum, bedenim,dudaklarım buza dönmüş…

Yokumsa beni ey hayat, doğmamış gibi…Sayki hiç yaşamadım, tatmadım, acıyı, ihaneti. Masalım da olmadı sonu mutlulukla biten. Gökten üç elma düşmesini beklemiyorum artık, yorgunum ey hayat, yorgun…
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
BabyFace
Admin
Admin
BabyFace


Mesaj Sayısı : 784
Kayıt tarihi : 01/01/08
Nerden : Askbahcesinden..

Hazan Mevsimi Hüzün Mevsimi Empty
MesajKonu: Geri: Hazan Mevsimi Hüzün Mevsimi   Hazan Mevsimi Hüzün Mevsimi EmptyPaz Ocak 13, 2008 3:20 am

Bilmem bu kaçıncı çığlığımdır ey hayat, sesimi duyuramadığın . Bilmem bu kaçıncı imdat…

süper emeğine sağlık ablacım
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Hazan Mevsimi Hüzün Mevsimi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Formun Dogru Adresi. :: Aşk ve Sevgi Bölümü-
Buraya geçin: